nasıl üzülüyor insan, tanımadığı görmediği insanların gidişine.. hiç
etrafinda olmayan bir insanın gidişi değil belki ama, anıları oluşturan
insanların gidişi koyuyor.. ben varım diye söylediğin bir aşkın izi,
"ister vur ister okşa ben böyleyim"
dediğin bir boyun eğmemenin mücadelesi yok olup gidiyor.. ve her göçen
sevdiğimiz insanla, daha bir büyüyor, daha bir yalnızlaşıyoruz.. dünya
doğduğumuz yer olmaktan uzaklaşırken biz şimdi kimin şarkılarına eşlik
edeceğimizi karıştırmaya başlıyoruz..
ilk kez "ben varım" ile keşfetmiştim ayten alpman'ı. atv'deki aliye'nin müziklerinde.. sonrasinda bir seksen çocuğunun "memleketim" şarkısını duymadan büyüyemeyeceği bir ülkede, o şarkının ayten alpman olduğunu keşfettim.. sonra, tek başına'da, ben böyleyim'de, neden sanki dünya'da, tanrı aşkı yarattı'da nakış gibi işledik anıları. her şarkının her satırına bir anı biriktirdik belki de..
insanın kendi harcını oluşturan insanları kaybetmesi kötü.. dediğim gibi yaşlanıyoruz, ve yalnızlaşıyoruz. tüm bu güzel şarkılar ise hatıra kalıyor işte.. ve işte o yüzden.........